24 Mart 2016 Perşembe

Farmasi Hyacure Kremleri Kullanıcı Yorumları


FARMASİ HYACURE KREMLERİ NASIL? Kullanıcı yorumları.

Farmasi Hyacure Kremleri 35 yaş ve üstü kullanım için uygundur.(Gündüz,Gece ve Göz kremi): Serinin diğer ürünleri gibi paraben ve silikon içermiyorlar ancak parfüm içeriyorlar. Kokuları çok yoğun değil ve kremsi olduğundan beni rahatsız etmedi. Gündüz ve gece kremi yapı olarak çok da farklı değiller; ikisi de jel-krem yapıda ve yağlı değiller. Göz kremi biraz daha yoğun yapıda ve daha yoğun nemlendirici bir krem. Gündüz kreminde ekstra SPF15 güneş koruması var. Bu seriyi almadan önce denemenizi öneririm zira Hyarulanic asit anti agin ürünlerinin popüler bir içeriği ve kozmetik sektöründe en çok bilimsel araştırmaya konu olan bir etken madde olmasına rağmen topikal uygulamada hassas ciltlerde yanma-batma hissine yol açabiliyor. Bu seride bende gündüz kremine karşı bu tarz bir reaksiyon gelişti. 
Farmasi ürünlerini internetten sipariş edebiliyorsunuz.İnternet kullanıcı adı ve şifresi almak için hemen kayıt olun.. 
Farmasi üyelik Whatsapp:05459752479
http://www.farmasikayit.com


 Farmasi Hyacure kremleri

16 Şubat 2016 Salı

Farmasi Omega3 Herbalex-Whatsapp:05459752479



FARMASİ HERBALEX OMEGA 3 BALIK YAĞI
Omega 3 Faydaları Nelerdir? Birçok araştırmalara konu olan omega 3 yağ asitleri beden tarafından bütün hücrelerin temel yapı taşı olarak kullanılan temel bir yağ asididir. Bu grupta bulunan yağ asitleri DHA, EPA ve ALA’dır.
EPA, daha çok yetişkinlerde kardiyovasküler sorunların önlenmesinde; DHA ise görme fonksiyonlarında, büyüme ve beyin gelişiminde etkili olmaktadır.
OMEGA 3 FAYDALARI
•Omega 3 sağlıklı nöral yolları oluşturmak için temel teşkil eder.
•Depresyonun engellenmesi ve depresyon tedavisinde işleve sahiptir. Depresyonda olan kişilerde omega 3 ün düşük olduğu gözlenlenmiştir. Yetersiz Omega 3 alımının depresyon, ankisiyete ve psikolojik proplemlere neden olur.
• Omega 3, kalbin elektriksel faaliyetini etkileyerek ve beyni yatıştırarak, insanın psikolojisini düzeltebilen ve zihnin odaklanmasını sağlayan kimyasal maddelerin salgılanmasını uyarır. Araştırmalara göre, beyin hücrelerini saran zardaki yağın kıvamı, balık yağı gibi akışkan ve esnek olması halinde, serotonin gibi beyin kimyasallarının uygun mesajları iletmeleri kolaylaşmaktadır.
• Beynin yaklaşık %60′ı yağdan oluşur. Bu yağların yaklaşık üçte biri ise Omega-3 yağ asitleridir. DHA, hücre zarının oluşumundan ve fonksiyonlarından sorumludur. Sadece beynin gelişim döneminde değil, tüm hayat boyunca nöronlar arasındaki bağlantıların devamlılığında etkilidir.
• Yetişkin bir insanın beyninde DHA seviyesinin 20 gr ‘dan düşük olması serotonin düzeyinin de azalmasına yol açarak depresyona neden olur. Vücudun kalp ve hücre yapısını koruyan ve hormon benzeri bir madde olan prostoglandinlerin üretimi içinEPA‘ya ihtiyaç vardır.
•Amerika’da yapılan bir çalışmada intihar eğilimi ve ağır depresyonu olan kişilerden bir bölümüne omega 3, diğer gruba ise plasebo verilmiştir. Ancak omega 3 verilen hastalarda oldukça belirgin bir iyileşme görülünce diğer grubun da bundan faydalanması için araştırma sona ermeden durdurulmuştur.
• Çeşitli araştırmalar, şiddetli depresyonu olan kişilerin kanlarındaki omega-3 seviyesinin düşük olduğunu göstermiştir. 1998 yılında Lancet dergisinde yayınlanan bir makalede, sağlıklı gönüllüler arasında, DHA’nın düşük plazma konsantrasyonları ile beyin serotonin eksikliği arasındaki ilişkiye değinilmiştir. Harvard Tıp Okulu’ndan Andrew Stoll ve ekibi, en şiddetli depresyon olarak anılan bipolar depresyonla mücadelede, omega-3′ü test etmişlerdir. Deneyde, bipolar depresyonlu bir grup hastaya her gün 10 gr. uzun zincirli omega-3 yağ asiti içeren ultra rafine balık yağı verilirken, diğer hastalara ise zeytinyağı içeren plasebo verilmiştir. 9 ay sürmesi planlanan çalışmanın dördüncü ayında; omega-3 kullananlar ile plasebo grubu arasındaki farklılık o kadar fazlayd ki, deneyi yürüten uzmanlar deneyi sürdürmenin etik olmayacağına karar vererek, çalışmayı sonlandırdırmışlardır.
• Son çalışmalar, Omega 3′ün BDNF denilen ve beyinde salgılanmasıyla antidepresan etki gösteren maddenin etkinliğini artırdığını göstermiştir.
• Bazı ön çalışmalar Omega3′ün şizofreni, disleksi, otizm, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, obsesif-kompulsif kişilik bozukluğu gibi birçok hastalıkta yararlı olabileceğini gösteriyor.
• Imperial College London’dan nöropsikiyatrist Basanti Puri’nin yayımladığı bir çalışmada, şizofreni ve Huntington hastalığı teşhisi konulan kişilere EPA ya da plasebo tedavisi uygulamasından önce ve sonra MRI taramaları yapılmış ve 6 ay sonra plasebo grubundakilerin beyin dokusu kaybı belirginleşirken, EPA verilen kişilerde ise gri ve beyaz madde oranında büyük bir artış olduğu saptanmıştır. Çalışmanın sonunda beynin bu yağ asitlerini kullanarak, kütlesini artırdığı değerlendirmesi yapılmıştır.
• Bir araştırmada halisünasyon gören şizofreni hastalarına altı ay boyunca günlük doz olarak 2 gr EPA verilmiş ve belirtilerde %85 düzeyinde azalma olduğu tespit edilmiştir.
• Kromozomların ucunda bulunan yapılar olan telomerler, kromozomların kendini eşlemesinde ve dengesinde görev alırlar. Telomerler ne kadar çabuk kısalırsa ölüm riski de o denli artmaktadır. Journal of American Medical Association’da yayınlanan 6 yıllık bir araştırma sonucuna göre, telomer kısalması kandaki omega–3 yağ asidi miktarıyla ters orantılıdır.
•Omega-3 kullanımı büyüme devresindeki çocuklarda öğrenme yeteneğini artırır.
•Kalp damar sorunları için koruyucudur. Kanı inceltici ve kan basıncını düşürücü etkisi vardır.
•Bir çalışmada cevizdeki omega 3 ile somon balığındaki omega-3′ün serum lipit değerleri üzerindeki etkileri karşılaştırılmıştır. Araştırma sonunda cevizin toplam kolesterolü ve kötü kolesterolü düşürmede, balığın ise iyi kolesterolü yükseltip trigliseritleri düşürmede etkili olduğu gözlemlenmiştir.
•St. Luke Hastanesi’nden Dr. William Harris, insanlar üzerinde gerçekleştirilmiş 72 çift-kör kontrollü deneyi analiz ettiği çalışmasında, omega 3 yağ asitlerinin yüksek trigliseridleri yaklaşık %28 oranında düşürdüğünü tespit etmiştir.
•Avrupa ülkelerinde trigliseridi düşürmek için kullanılan ilaçların yerine kapsül biçimindeki omega-3 için lisans alınmıştır. Amerikan Kalp Birliği, balık yağlarında yer alan EPA ve DHA’nın; kalp ritmi bozukluğunu düzenlediğini, ani kalp krizi riskini azalttığını, plazma trigliserid seviyesini düşürdüğünü ve günde 850 miligram ile 2.9 gram arasında balık yağı tüketiminin kalp rahatsızlıklarına karşı önemli etkiler sağladığını açıklamıştır.
• Omega 3′ün atardamarları lipid birikiminden koruyarak ve kanı sulandırarak kalp hastalıklarına karşı koruma sağladığı bilinmekle birlikte, yeni veriler balık yağının kalp ritim bozukluğuna karşı da koruma sağlayabileceğini göstermektedir. Dr. Alexander Leaf omega 3′ün, kalp hücrelerinin elektriksel faaliyetini etkilediğini belirtmektedir. Dr. Leaf yaptığı deneylerde, önce omega 3 verilen köpeklerde kalp ritim bozukluğu yaratmanın çok daha zor olduğunu tespit etmiştir. Dr. Leaf tarafından yürütülen çalışmalara göre, yüksek oranda omega-3 yağ asitleri içeren kalp hücrelerinde kalp ritim bozukluğuna yol açmak için %50 daha güçlü elektriksel uyarım gerekmektedir.
•Bebeklerin ve çocukların gelişimi için önemlidir. Bebeklerin merkezi sinir sistemini vebedensel gelişimi için önem taşır.
•Gebelerin ve emziren kadınların bebeklerinin beyin gelişimlerini artırmakları için omega 3 tüketmeleri önerilmektedir.
•Hiperaktif çocukların dikkat eksikliğinden doğan öğrenme sorunlarının giderilmesinde etkinliği vardır. Araştırmalar kanlarında Omega-3 yağ asitleri düşük olan çocukların davranış, öğrenim ve sağlık sorunları olduğunu göstermektedir. Önceden davranış bozukluğu sorunu olan 6 ila 12 yaş arasındaki çocuklar üzerinde yapılan incelemelerde, Omega-3 yağ asidi düzeyi düşük olan 53 çocuğun yaklaşık % 40′ında hiperaktif düzensizliğe bağlı dikkat eksikliğinin olduğu saptanmıştır.
• Avustralya’da yapılan bir araştırmaya göre Omega-3, astım sorunlarıyla karşılaşma riski olan çocuklar için yararlı olmaktadır. Doğumundan itibaren doktor kontrolünde verilen ve ileriki yıllarda astım riski bulunan 600 çocuk üzerinde yapılan araştırmaya göre Omega yağ asitleri astım riskini %50-60 arasında düşürmektedir.
• Harvard Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre, omega-3 yaşa bağlı makula dejenerasyonu hastalığına yakalanma riskini %42 azaltmaktadır.
• Journal of the American Medical Association dergisinde yayımlanan araştırmaya göre omega-3 yağ asitleri gençlerde, insülin üreten pankreas hücrelerinin tahribine neden olan tip 1 diyabet riskini azaltmaktadır. Araştırmada 1770 tip 1 diyabet hastası çocuk 6 yıldan fazla bir süre izlenmiştir. Bu süre içinde çocukların insülin üreten pankreas hücrelerinin gelişimi, 1 yaşından itibaren verilen omega-3 tüketimiyle bağlantılı olarak gözlemlenmiş ve süre sonunda, düzenli olarak omega-3 tüketiminin genetik eğilimi bulunan çocuklarda, tip 1 diyabetin gelişme riskini %55 oranında azalttığı görülmüştür.
•Yapılan birçok çalışmada omega3 ‘ün prostat, meme, pankreas ve kalınbağırsak kanserlerinin gelişme olasılığını azalttığı ve kanser hücrelerini öldürdüğü tespit edilmiştir.
• Amerika’daki Fred Hutchinson Kanser Araştırma Merkezince yapılan araştırmaya göre, omega-3 meme kanserine yakalanma riskini %32 oranında azaltmaktadır.
• Romatoid artrit ve benzeri iltihaplı romatizma hastalıklarında tedaviye omega 3 eklenmesi, ağrılı atakların sayısını ve şiddetini azaltmaya yardımcı olur. Araştırmalar, omega-3′ün eklemlerindeki ağrı, şişlik ve yorgunluğu önemli ölçüde azalttığını göstermektedir. EPA ve DHA vücudda inflamasyon azaltıcı etkilere sahip olan prostaglandin denilen bileşiklere ayrılarak artirit kaynaklı ağrıların hafiflemesine yardımcı olurlar.
• Hücrelerideki yağ asidi tiplerinin dengesi sağlık yönünden kritik önem taşır. Örneğin omega-6′nın vücutta çok fazla olması, eklem sancılarına ve bağırsak yollarının iç çeperinde yangıya sebep olabilecek kimyasal maddelerin üremesine yol açabilir.
• Bilim adamları yenilen besinlerde omega-3 oranı azaldığı zaman, beynin bu eksikliği omega-6 ile kapattığını düşünüyorlar. Omega-6 zarların fiziksel özelliklerini değiştiren bir yağdır. Omega-6’lar, karbon zincirinde omega-3’lere göre daha az sayıda çift-bağ içerir. Nöron zarı yüksek oranda omega-6 içerdiği zaman, reseptörler kolayca şekil değiştiremezler ve sinyallere daha az tepki verirler.
• Washington Üniversitesi Tıp Merkezi’nde yapılan bir deney, omega 3′ün crohn veülseratif kolit gibi bağırsak hastalıklarının tedavisinde yararlı olabileceğini göstermiştir. Dr. William Stenson tarafından 18 hasta üzerinde gerçekleştirilen çalışmada, omega 3′ün kolonda bulunan lökotrien B4 adlı yangılandırıcı maddeyi %60 oranında azalttığı tespit edilmiştir. İtalya’da yapılan bir deneyde ise omega 3′ün crohn hastalığının nüksetmesini önleyici etkisinin olduğu görülmüştür. 78 crohn hastasının yarısına plasebo, diğer kısmına ise kalınbağırsakta 1 saatte çözünen özel olarak kaplanmış 9 adet omega 3 kapsülleri günlük olarak verilmiş ve 1 sene sonra yapılan incelemelerde hastalık, plasebo grubunda %26 oranında gerilerken, omega 3 alanlarda ise bu oran %59 olmuştur.
Omega 3 Ne Kadar Alınmalı? Günlük omega 3 kullanımı için tavsiye edilen miktar 1-3 gramdır.
Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi omega-3 yağ asitlerinin kapsül biçimindeki güvenli dozunun 3 grama kadar olduğunu belirtmiştir.
Avrupa Gıda Güvenliği Bilirkişiler Kurulu’nun (EFSA) DHA/EPA ürünleriyle ilgili kullanım önerileri;
Erişkinlerde kan trigliserit değerlerini düzenleyici etkisi için günde 2 gram DHA, göz sağlığının korunmasına yardımcı olunması için günde 250 miligram DHA, kalp işlevlerini destekleyici etki içinse günde 250 miligram EPA/DHA karışımı.
Uyarı! Kan sulandırıcı ilaç alanlar doktora danışmadan kullanmamalıdır. Herhangi bir ameliyat söz konusu ise bu tür ürünlerin kullanımına 2 hafta önceden son verilmiş olmalıdır.
OMEGA 3 BESİNLER
• Vücudumuz 0mega 3′ü üretemediği için dışardan besinler yoluyla alınması lazımdır.
• Soğuk sularda yaşayan yağlı balıklar ve keten tohumu, ceviz, semizotu omega 3 bulunan yiyecekler arasındadır.
• Somon, uskumru, ringa, sardalye, alabalık ve taze ton balığı omega 3 açısından zengin balıklar arasındadır.
• Civa, kurşun ve diğer ağır metaller ile kirletilmemiş balıktan elde edilen farmasötik kalitede EPA ve DHA karışımı omega 3 kapsülleri kullanılmalıdır.
• Balık ne kadar büyük ve uzun ömürlüyse o kadar cıva içerme olasılığı artar. Köpek balığı ve kılıç balığı buna örnek olarak gösterilebilir.
• Keten tohumu ise öğütüldükten sonra 24 saat içerisinde yenmesi gerekir.
• Omega-3 yağ asitlerinin hepsi aynı derecede yararlı değildir. EPA ve DHA adıyla bilinen uzun zincirli yağ asitlerinin tümü balık yağlarında yer alır. Bazı margarinlerin içerisinde omega-3 olduğu yazsa da uzun zincirli yağ asitleri içermedikleri için aynı faydayı göstermezler.
HS – OMEGA 3 INDEX TESTİ – VÜCUDUMDA NE KADAR OMEGA 3 VAR?
• HS-Omega 3 indeks testi ile vücutta gerekli oranda Omega 3 olup olmadığının anlaşılabilir. Bu test kırmızı kan hücreleri zarındaki Omega 3 yağ asitlerinin oranını tespit ediyor. Normal değer 8 – 11 arasındadır.
• Test sonunda değer az çıkmışsa bunun yüksek ani kardiyak ölüm riskini işaret ettiği belirtiliyor. Değer normal aralıkta çıkmışsa kalp krizinden ani ölüm riskinin büyük oranda azalacağı ifade ediliyor. Normal aralıktan yüksek çıkmışsa bu da kanama riskini göstermektedir.
• Eğer omega 3 seviyesi düşük çıkmışsa yaklaşık 4 ay boyunca omega 3 içeren balıkların tüketilmesi veya omega 3 takviyelerinin alımından sonra yapılacak yeni testle vücutta istenilen oranda omega 3ün oluşup oluşmadığı ya da kullanılan ürünlerin işe yarayıp yaramadığının kontrol edilebileceği belirtiliyor.
• Yeni geliştirilen bir test olan HS – Omega – 3 Index Avrupa ve Amerika’da ruhsatlanmış tek testtir. Maliyeti ise yaklaşık 300 dolar.
OMEGA 3 ZARARLARI
Eğer dikkat etmezseniz, omega3 balık yağları size yarardan çok zarar getirebilir. Bu yüzden zararlı kimyasallar olmadan, tükettiğiniz balık yağından tümüyle yararlanmak için saflaştırılmış ürünleri kullanmalısınız.
“Kullandığım omega3 balık yağı kapsülünün uygun olduğunu nasıl anlayacağım?”
Bu soruya verilebilecek en iyi yanıt almak istediğiniz ürünün Analiz Sertifikasını kontrol etmenizdir. İtibarlı satıcılar memnuniyetle size belgelerini sunacaklardır.
Orijinallik Sertifikasında (CoA) iki önemli bilgiye ulaşırsınız. İlki, ürünün gerçekten söylediği içeriklere sahip olup olmadığıdır. Omega3, EPA ve DHA miktarları içerikte yazıldığı miktarlarda olmalıdır. İkincisi ise, içeriğindeki cıva ve diğer minerallerin miktarlarının insan tüketimi için güvenli olup olmadığıdır.
MOLEKÜLER DAMITIM NEDİR?
Moleküler damıtım vakumlama sistemiyle yapılan saflaştırma metodudur. Aslında vitaminleri saflaştırmakta uygulanan standart bir endüstriyel yöntemdir. İçerikteki metalleri, PCBleri ve diğer zararlı toksinleri etkili olarak ayıran, insan kullanımına uygun hale getiren tek yoldur.
Bu yöntem oldukça pahalı bir saflaştırma yöntemidir. Gerekli ekipman ve koşullar pahalı ve zordur. Tüm balık yağı takviyesi üreticilerinin moleküler damıtım yoluyla üretim yapmaları mümkün değildir.
Gerçekte, bu üreticiler sadece basit bir filtreleme sistemiyle üretim yaparlar. Bu hafif filtrelemeden sonra, balık yağı kapsüle edilir ve şişelenir. Basit bir filtreleme yöntemi açıkçası toksinlerin tümünü atmada başarılı değildir. Umarız bu üreticilerin kaynakları fazla kirletici atığa maruz kalmamıştır. Ama biz sadece umabiliriz. Esas soru: Sağlığınızı bu ucuz balık yağı kapsülleriyle tehlikeye atıp atmayacağınızdır.
Kaliteli balık yağları endüstriyel standart belgeleri taşıyan ürünlerdir. Saf ve güvenlidirler. Buna rağmen balık yağlarıyla ilgili resmi bir belge de yoktur. USP balık yağları için belli bir standart belirlememiştir. Bunun yerine IFOS ve CRN gibi özel ticari standartlar mevcuttur. Balık yağı üreticileri kendi saflık derecelerini tayin eden genellikle bağımsız standartlar ve sertifikalara sahiptir. Bu yüzden ürünü seçerken, standartlarının ne denli yüksek olduğuna bakın ve karşılaştırın.
Aldığım balık yağının, üreticisinin söylediği standartlara sahip olduğuna nasıl emin olabilirim?
Balık yağını almadan önce analiz sertifikasına göz atmalısınız. Tanınmış balık yağı üreticileri sertifikalarını sunmaya hazırdır. Bu konu oldukça önemlidir. Sertifikanın içeriğinde kalitesi ve saflığı ile ilgili bilgi olmalıdır. İçerdiği yağ asidi oranı, varolan başka bileşiklerin adları ve miktarları ve aynı zamanda, içerdiği ağır metallere ait bilgiler de olmalıdır. Kendi güvenliğiniz için içeriğindeki ağır metallerin insan kullanımına uygun olup olmadığını bilmelisiniz.
Enterik Kaplı Balık Yağı mı Seçmeliyim?
Bir çok üreticinin ifadesinin tersine, böyle bir gereklilik yoktur. Enterik kaplı ürünlerin daha yararlı olduğuna dair bir kanıt ya da uzun dönem güvenliliği ispatlayan bir çalışma mevcut değildir. Bazı firmalar, yalnızca ürünün eskiliğini gizlemek adına kullanabilirler. Daha tanınmış balık yağı ürünlerinde ise su bazlı kaplamalar kullanılmaktadır, pahalıdır ama % 100 güvenlidir. Oksidasyonu önleyici etkisi olduğu için E vitamini de içeren ürünler tercih edilmelidir. Düşük ısılar balık yağı kapsüllerinin oksidasyonuna yol açabileceği için buzdolabında muhafaza edilmesine dikkat edilmelidir.

11 Ocak 2016 Pazartesi

Farmasi At Kestanesi

Farmasi At Kestanesi

FARMASİ AT KESTANESİ MUCİZESİ MUCİZEVİ MASAJ JELİ İLE AĞRILARA SON!
Farmasi At Kestanesi Kremi; sırt, Boyun, Eklem, Burkulma, İncinme, Bel, Fıtığı, Romatizma, Farmasi At Kestanesi bütün ağrılarda etkili Aescin ile kılcal damarları güçlendirerek varis ve vucüttaki şişlikler üzerinde etki sağlamaya yardımcı olur.

At kestanesi ekstraktı, sarı kantaron, mentol, esansiyel yağlar ve nane içeren formülüyle cildinizi rahatlatır, ferahlatır ve yenilenmesine yardımcı olur. Arnika ve Biberiye yağları ile cildin ihtiyaç duyduğu nemi sağlar ve besler. Sırt, boyun, kol ve bacaklarınıza masaj yaparak uygulayın.

Arnika bitkisi cilde yoğun iyileşme ve hücre yenilenmesi sağlar. Cilde sağlıklı bir görünüm sağlar.

Atkestanesi ekstraktı cilt üzerinde inanılmaz anti inflamatuar etkilere sahiptir. Ciltte dolaşımı dengeler. Cilde ton kazandırır. Damar sağlığında destekleyici olarak kullanılır.

Jojoba yağı iyi bir nemlendiricidir ve cildin nemini koruyarak ışıltılı bir görünüm verir.

Farmasi at kestanesini sadece internet sitemizden sipariş edebilirsiniz. Ürünümüzü katalog fiyatından %30 daha indirimli almak için hemen ücretsiz Farmasi üyesi olun...


Farmasi üyelik whatsapp:05459752479


7 Ağustos 2015 Cuma

Farmasi Çay Ağacı Serumu


farmasi çay agacı serumu
Farmasi Çay ağacı Serumu 
Dr. C. Tuna Tea Tree
ÇAY AĞACI YAĞLI SOS SERUMU / 10 ml
Ürün Kodu : 1104079
Telefon,Whatsapp:05459752479
Farmasi Çay ağacı Serumu 
Saf Çay Ağacı Yağı ile zenginleştirilmiş formülü sayesinde cildi kurutmadan lekelerin giderilmesine yardımcı olur. Sivilce üzerine uygulandığında sivilcenin daha hızlı kaybolmasını sağlar ve yeniden oluşmasını engeller. Tüm vücut için kullanımı uygundur.

Farmasi çay ağacı serumu kullanımı:

Çay Ağacı Yağını bir pamuğa veya parmagınıza damlatıp, sorunlu bölgeye sürerek kullanılır. Düzenli olarak kullanılması tavsiye edilir.

http://www.farmasiturkiye.com/


Farmasi üyelik için Whatsapp,Telefon:05459752479


http://www.farmasiturkey.com

22 Şubat 2015 Pazar

FARMASİ ile PARİS'E ve DÜNYANIN DİĞER ÜLKELERİNE GİDEBİLİRSİNİZ

Farmasi ailesine katılıp başarılı bir çalışma yaptıktan sonra Tüm Türkiye ve dünyayı gezebilirsiniz. 2015 yılında başarılı direktörlerimizle Paris'e gidiyoruz.Farmasi, Türkiyede network marketingte hızla büyüyor. Siz de Farmasi ailesine katılın 

http://www.farmasiturkey.com

FARMASİ TRAŞ KÖPÜKLERİ


Farmasi nin 3 etkili traş köpükleri, kolay traş sağlar,tahrişe karşı cildinizi korur ve nemlendirir. Farmasi Network marketing ile kendinize iyi bir gelir  sağlayabilir ve SGK lı bir iş fırsatı elde edebilirsiniz.Hemen üye olup ürünleri indirimli ürün alabilirsiniz. Farmasi Brave ve Gaucho traş köpükleri Farmasi kataloğu nu inceleyip kayıt olduktan sonra sipariş verebilirsiniz.

http://www.farmasikozmetik.net